By Epoch Times
Çin'de bir mahkemenin 12 kişiyi "organ naklini kötüye kullanmak" suçundan mahkum ettiğine ilişkin basında çıkan haberlerde, içlerinde bir bilmece var. Çin tıp kurumunda Falun Gong uygulayıcılarından zorla organ toplanmasına karıştığı bilinen önemli bir figür, nakil halkasındaki kilit figür olarak zikrediliyor, ancak raporlar, onun mahkum edilenler arasında olduğunu söylemiyor.
Çin'in güneydoğusundaki Jiangxi Eyaletine bağlı Nanchang Şehrindeki Qingshanhu Bölge Halk Mahkemesi, 12 Temmuz'da bir Xinhua raporuna göre, 26 kişiyi organize bir şekilde yasadışı yollardan insan organlarını satmaktan dokuz buçuk yıla kadar hapis cezasına çarptırdı.
Devlet tarafından işletilen Legal Daily, Guangzhou Genel Hastanesi'ndeki böbrek nakli müdür yardımcısı Zhu Yunsong'un bu yasadışı organ kaçakçılığı çetesinde önemli bir rol oynadığını, ancak Zhu'nun hüküm giyenlerden biri olarak bahsedilmediğini söyledi.
Rapora göre, bu hafta adalete teslim edilen organ kaçakçılığı grubu, Zhu'nun gruptan organ satın alacağına söz vermesinin ardından yasadışı işine 2011 yılının başlarında başladı.
Raporda, 2011'den 2012'ye kadar grubun diğer doktorlar ve sağlık personelinin yardımıyla hastanelerdeki yaklaşık 40 canlı bağışçıdan organ aldığı ve 1.5 milyon yuan'ın (243,000 ABD Doları) üzerinde kar elde ettiği belirtildi.
Dünya Falun Gong Zulmünü Soruşturma Örgütü 2006 yılında Zhu Yunsong'un -Dünya Örgütü raporundaki isim ve unvan Legal Daily raporundakilerle eşleşiyor- canlı Falun Gong uygulayıcılarından organ toplayarak onları öldürdüğünü bildirdi.
1999 yılının Temmuz ayında Çin rejimi, Falun Gong uygulayıcılarına zulmetmeye başladı. Çin Komünist Partisi'nin o zamanki başkanı Jiang Zemin, uygulamayı kaç kişinin üstlendiğinden ve disiplinin geleneksel ahlaki öğretilerinin Çin halkı için ne kadar çekici olduğundan korkuyordu.
Bu zorunlu organ toplamaya ilişkin bir araştırma raporu olan “Kanlı Hasat” kitabına göre, rejimin hastaneleri, zulüm başladıktan kısa bir süre sonra uygulayıcıları organ kaynağı olarak kullanmaya başladı.
Raporun yazarları, eski Kanada Dışişleri Bakanı (Asya-Pasifik) David Kilgour ve uluslararası insan hakları avukatı David Matas, 2008 yılına kadar 62,000 uygulayıcının organının toplandığını tahmin ettiler. 2008'den beri organları alınanların sayısı on binlerce daha fazla olacaktır.
2006 yılında Zhu Yunsong adlı bir nakile ihtiyaç duyan bir hastanın akrabası gibi davranan Dünya Örgütü müfettişi, ona Falun Gong uygulayıcılarından organları olup olmadığını sordu.
Zhu, o sırada hastanede Falun Gong uygulayıcılarından çok sayıda organ bulunmadığından şikayet etti, ancak “B Tipi böbrek [Falun Gong uygulayıcısının bağışçılarından] bulmak zor değil. İstersen gelebilirsin; çok yakında yapacağız."
Çin dergisi Time Weekly'ye göre Zhu, son 1,400 yılda 13'den fazla organ nakli ameliyatı yaptı.
Legal Daily tarafından Zhu'nun bir arkadaşının aktardığına göre, "Onu sık sık elinde küçük bir buzdolabıyla ve ameliyat yapmak için ülkenin dört bir yanına uçmak üzere giderken görüyorum."
26-31 Temmuz tarihleri arasında San Francisco'da düzenlenen Dünya Organ Nakli Konferansı'nın bir oturumunda David Matas, Zhu Yunsong ve Çin'deki organ kaçakçılığı çetesinin tutuklanması hakkındaki haberler hakkında yorum yaptı.
Matas, raporlarda Falun Gong'dan bahsedilmediğini kaydetti, ancak daha sonra Falun Gong zulmünün Çin'de politik olarak çok hassas bir konu olduğunu kaydetti.
Matas, "Bu [Falun Gong meselesi] Partiyi bölüyor ve güç mücadeleleri onun etrafında dönüyor" dedi.
Matas, "Yüzeyde gördüğümüz, aşağıda olandan çok farklı" dedi.
Çin basınında Zhu Yunsong'un “organ nakli istismarı” ile bağlantılı olarak anılması, Çin'deki organ nakli kuruluşunun önemli isimlerinden biri olan Dr. Wang Haibo'nun Dünya Nakil Konferansı'nda açıklanamayan bir şekilde yokluğuyla aynı zamana denk geldi. Wang, Sağlık Bakanlığı Çin Organ Nakli Yanıt Sistemi Araştırma Merkezi'nin direktörüdür.
Açıklama yapılmadan, Wang'ın açıklamalarının bir videosu konferansa gösterildi. Wang'ı tanıyan insanlar onun yokluğunda kafaları karışmış görünüyordu.
Wang, Nisan 2014'te Çin'in mahkumların organlarının kullanımını gönüllü bağışlarla değiştirmek için bir program açıklama niyetinde olmadığını açıklayarak, kesinlikle gönüllü bir organ bağış sistemine geçme sözünü tutmadığı haberi verdi.
